tr
Stefan Zweig

Karışık Duygular

Berätta för mig när boken läggs till
För att kunna läsa den här boken överför filer i EPUB- eller FB2-format till Bookmate. Hur laddar jag upp en bok?
  • ahmedoffelvin99361har citeratför 5 år sedan
    Doğa, yaratıcı atılımı korumak olan gizemli görevine uygun olarak çocuğa, babanın zevkine karşı hor görme ve iğrenme duygusu verir her zaman; rahat ve sancısız bir miras, bir kuşaktan öbürüne basit bir aktarma ve yineleme istemez. Daima aynı nitelikte kimseler arasında bir karşıtlık kurar, yorucu ama verimli bir dönüşten sonra torunların, atalarının yoluna girmesine izin verir.
  • Elif Iscenhar citeratför 7 år sedan
    Zihnin, yüzü olduğu kadar sözü de birdenbire değiştiren ve sizi birkaç on yıl gençleştiren ruh kaynamaları var mıydı?
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Dilsizce içinde taşıdığı bütün düşünceler, süvarilerin bir deyim olarak söyledikleri gibi, atın parlaması biçiminde bir şiddetle ortalığa atılıyordu. Bu sözlü sürek avında, ıslık çalarak sessizlik parkından dışarı koşuyorlardı.
  • fulyags1998har citeratför 7 år sedan
    zorunda kaldı ve İngiltere’ye yerleşti. Hitler ordularının Fransa’yı işgalinden sonra Atlantik’i geçerek ABD’ye, oradan da Güney Amerika’ya gitti. Son büyük eserlerinden Merhamet (1939) ile ölümünden sonra yayınlanan Satranç Ustası (1942), Zweig’ın ikinci eşi Lotte ile birlikte oradan oraya sürüklendiği bu ümitsiz yılların ürünüdür.
    Lotte ve Stefan Zweig, 1940 yılının Ağustos’unda Brezilya
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Ve ilk kez âşık olan birinin putlaştırdığı genç kızı zihninde bile soyundurmayı göze alamayışı ve ona elbiseleri içindeki başka binlerce benzeri gibi bakması örneği, ben de onun özel hayatına bir göz kaydırmaya cesaret edemiyordum. Onu, bütün maddi bayağılıklardan kurtulmuş yüce bir varlık, Tanrı sözünü iletici bir peygamber, yaratıcı ruhun kaynağı olarak görüyordum.
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Saat sekizde kapıya vuruldu. Ben izin istedim. Yüreğim, göğsümün içinde yeniden bir kurşun ağırlığı almıştı. Kapının arkasına çıkınca, genç kadın geçtiğimi gördü, onu selamladım. Gözleri bana hafifçe gülümsedi ve kanım içimde daha ferah dolaşarak, bu bağışlayışı, susmayı sürdüreceğinin bir kanıtı olarak yorumladım.
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Onun her sözü, bir İncil öğreticisininki gibi, benim için hem yasa, hem iyilik oluyordu.
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Fakat çabamı böylesine tutuşturan, özellikle hocam üzerinde uygun bir izlenim yaratmak için kendimi göstermek, onun güvenini sarsmamak, ondan bir onay gülümseyişi koparmak, kendimin ona bağlandığı gibi onu kendime bağlamak isteğiydi.
  • ytrewqhar citeratför 7 år sedan
    Tutkulu olmayan, en fazla bir pedagog olur; her şeye karşı, içten gelen hazla ve her zaman tutkuyla yola çıkarak gidilmelidir.”
fb2epub
Dra och släpp dina filer (upp till fem åt gången)